DEĞİŞEN DÜNYADA YÜKSELEN ÜÇ ANA DALGA: ENERJİ, GIDA VE SAĞLIK
Değerli dostlar,
Dünya artık eskisi gibi değil, bunu hepimiz hissediyoruz.
Fakat sadece olaylara değil, eğilimlere, yani trendlere bakarsak asıl değişimin nereden geldiğini görebiliriz.
Bu yüzyılın makro eğilimlerine baktığımızda üç büyük başlık hemen öne çıkıyor: enerji, gıda ve sağlık.
Bunlar artık sadece sektör değil, hayatta kalma başlıkları.
1. ENERJİ: YENİLENEBİLİR Mİ, ERİŞİLEBİLİR Mİ, GÜVENLİ Mİ?
Enerji artık sadece “üretim” değil, aynı zamanda jeopolitik bir koz, iktisadi bir kaldıraç, sosyal bir adalet meselesi hâline geldi.
Savaşlar, krizler, yaptırımlar gösterdi ki, fosil yakıt bağımlılığı, ülkeleri zayıflatıyor.
Bu yüzden dünya artık enerji bağımsızlığını konuşuyor.
Bu çağın en büyük sorusu şu:
"Enerji hem temiz, hem ulaşılabilir hem de güvenli olabilir mi?"
Cevap: Evet ama sadece vizyon ve yatırım ile.
2. GIDA: SADECE TOK TUTMAK DEĞİL, STRATEJİK GÜÇ
Pandemide gördük, savaşta tekrar hatırladık:
Gıda tedariki kırılgandır.
Ve gıda sadece sofrada değil, siyasette, dış politikada, göç dalgalarında belirleyici.
Bugün gıdayı konuşurken şunlara bakmamız gerekiyor:
• Tarımda enerji ve su verimliliği
• Gıda israfı ve kaybı
• Kentsel tarım, topraksız üretim modelleri
• Gıda güvenliği ve adil erişim
Unutmayalım ki gıda egemenliği, yeni yüzyılın en stratejik hamlesidir.
3. SAĞLIK: PANDEMİ BİTTİ AMA KIRILGANLIK DEVAM EDİYOR
Sağlık sistemleri, COVID-19 ile en büyük stres testini yaşadı.
Ve artık sağlık sadece hastane ile değil; çevreyle, gıdayla, şehir planlamasıyla konuşulmalı.
İklim değişikliği, su stresi, hava kirliliği, gıda güvenliği…
Hepsi halk sağlığına doğrudan etki ediyor.
Artık toplumlar “önleyici sağlık”, sağlıkta dijitalleşme, yeşil hastane” ve ekolojik tıp gibi kavramlara yatırım yapıyor.
Yani sağlık, sadece tedavi değil, yaşam tarzı hâline gelmeli.
SONUÇ OLARAK:
Enerji, gıda ve sağlık; 21. yüzyılın sadece gündemi değil, geleceği şekillendiren ana akımları.
Kim bu üç alanda erken hazırlık yaparsa,
Kim çözüm üreten iş modelleri geliştirirse,
Kim gençlerini bu konulara yönlendirirse…
İşte geleceğin güçlü toplumu da o olur.
Bizler, çevre mühendisleri olarak yalnızca teknik bilgiyle değil, vizyonla da konuşmalıyız.
Çünkü dünya sadece teknolojiyle değil, aynı zamanda doğru sorularla değişecek.
Süleyman ÇETİN
Çevre Yüksek Mühendisi ve Proje Uzmanı
Hiç yorum yok
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkür ederiz.