Ad

Slider

Küresel Isınma Senaryolarına Bakış




Özellikle son 50 yılda gerçekleşen sera gazı emisyonları nedeni ile küresel ısınmaya bağlı sıcaklık artışında ciddi bir sıçrama yaşandı. Sadece 1970'lı yılların başından itibaren meydana gelen emisyonların miktarı, daha önce gerçekleşen emisyonların miktarına yakın.



Sıcaklık artışının yanında;

  • Aşırı kaynak tüketimi

  • Halk sağlığını tehdit eden plastik atıkları

  • Ormanların giderek yok olması

  • Denizlerde artan kirlilik

gelecekte insanlığın yaşam alanını ciddi bir şekilde tehdit ediyor.

Küresel Ortalama Sıcaklık Değişiklikleri (1970 - 2021)



İklim Senaryoları Nasıl Oluşturuluyor?


Bilim adamları , geçmişteki ısınma hızına kıyasla sıcaklıktaki önemli hızlanmaları veya yavaşlamaları gerçekten kanıtlamak için neye ihtiyaç duyulacağını tahmin etmek için küresel sıcaklıklarda yıldan yıla doğal değişkenliğin derecesini değişkenlere bağlı istatistik araçları ile ölçüyorlar.

Her iki durumda da, son yıllardaki dalgalanmalar, beklenen değişkenlik aralığındadır ve dünyanın son 50 yılda deneyimlediği yüzey sıcaklıklarındaki uzun vadeli ısınma eğiliminden herhangi bir sapmayı göstermez. 

Bu durum, aşağıdaki şekilde gösterildiği gibi, 1850'ye kadar olan tam kayıttan daha da açıktır. Hem 1979'a kadar uzanan (uydu çağının başlangıcını yansıtan) Copernicus/ERA5 veri setini (mavi çizgi) hem de zamanda daha geriye uzanan, ancak yalnızca yüzey sıcaklığını kullanan Berkeley Earth veri setini (siyah çizgi) göstermektedir. 





Grafik, 1850'den 2021'e kadar olan Berkeley Earth verilerini içeriyor. Highcharts kullanılarak Carbon Brief'e göre oluşturulan verileri incelemek gerekiyor.


Bu çizelge, 1970'lerden sonra yüzey sıcaklığındaki değişim oranında belirgin bir ivmeyi, ancak 1970'den günümüze kadar olan dönemde oldukça doğrusal bir ısınma oranını vurgulamaktadır. Bu durum, gelecekte küresel sera gazı emisyonları arttıkça veya azaldıkça veya ısınmanın bir kısmını maskeleyen gezegeni soğutan aerosollerin emisyonlarına sınırlar konulursa değişebilir. 

Bilim adamları ayrıca iklim modellemelerinin gözlemlenen sıcaklıkları simüle etme konusunda genellikle iyi bir iş çıkardığını da bu şekilde görebiliyorlar.

Bu demek oluyor ki, 2030 ve 2050'e kadar iklim değişikliği hedeflerine ulaşılamaz ise doğacak sonuçlar ütopik bilimkurgu film dediğimiz sahneleri aratmayacaktır.
0

Hiç yorum yok

Yorum Gönder

Yorumunuz için teşekkür ederiz.

Mega Menu

blogger